İsmini Amerikalı astronom Edwin Hubble’dan alan ve 1990 yılında Uzay Mekiği Discovery tarafından Dünya etrafındaki yörüngesine taşınan Hubble Uzay Teleskobu, hayli gelişmiş özelliklere sahip.
Spitzer Uzay Teleskobu ise 2003 yılında uzaya gönderilen, NASA’nın dördüncü ve en son büyük gözlemevi olma özelliğini taşıyor.
Bu iki öneml teleskop, Gliese 3470 b gezegeninin atmosferinin kimyasına ait ayrıntılı çalışma yürütülmesi için birinci defa birlikte vazife yaptı.
HİDROJEN VE HELYUM TESPİT EDİLDİ
Hubble ve Spitzer’in ortak çalışması sayesinde gök bilimciler, Güneş sisteminde rastlanmayan lakin başka yıldız sistemlerinde yaygın görülen tıpta bir gezegen olan Dünya’dan büyük, Neptün’den küçük Gliese 3470 b’nin atmosferinde, hidrojen ve helyumun baskın olduğunu tespit etti.
Kanada’daki Montreal Üniversitesi’nde misyonlu gök bilimci Björn Benneke, “Bu, gezegen oluşumu açısından büyük bir keşif. Gezegen yıldızına çok yakın dönüyor ve Jüpiter’den çok daha küçük, Dünya’nın kütlesinin 318 katı büyüklüğünde. Lakin başlangıçtan beri var olan ve büyük ölçüde ağır elementlerle kirlenmemiş hidrojen/helyum atmosferinin bütünlüğünü muhafazayı başarıyor. Güneş Sistemi’nde bu türlü bir şeye sahip değiliz, onu çarpıcı kılan şey de bu.” tabirlerini kullandı.
NASA teleskoplarının, çalışma için gezegenin yıldızın önünden 12 geçişini ve 20 tutulmayı gözlemlediği belirtildi.
”Aşağıdaki temastan Ensonhaber Teknoloji Instagram hesabını takip ederek aktüel teknoloji haberlerine anında ulaşın.”