Türkiye Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Türk Eğitim-Sen), ‘Öğretmenlik Meslek Kanunu Neden ve Nasıl Olmalı’ temasıyla Ankara’da bir otelde çalıştay düzenledi.
Çalıştaya, Ulusal Eğitim Bakan Yardımcısı Sadri Şensoy, MHP Genel Lider Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Yaşar Yıldırım, Türk Eğitim-Sen Genel Lideri Talip Geylan ile çok sayıda sendikalı ve öğretmen katıldı.
“Ücretsiz yemekte önceliğimiz okul öncesi”
Milli Eğitim Bakanlığı olarak 2022 yılında hedefledikleri tüm çalışmaları sağladıklarını belirten Bakan Yardımcısı Sadri Şensoy şöyle konuştu:
“Milli Eğitim Bakanımız 2022 amacında 3 bin yeni anaokulu 40 bin yeni anasınıfı oluşturacağını söylemişti. Bu maksadı ikiye katladık ve 6 bin 4 anaokulu oluşturmuş olduk. 2021 yılında yüzde 65 olan okul öncesi 5 yaştaki okullaşma oranı bugün itibariyle yüzde 99’a çıkmıştır. 2023’te bu amacımızı yüzde 100’lere çıkarmak istiyoruz. Orta öğretimdeki okullaşma oranı da yüzde 97’ye çıktı. Böylelikle Türkiye Cumhuriyeti tarihinde tüm kademelerde okullaşma oranı yüzde 95’in üzerine çıktı. 2021’in Aralık ayında 159 bin olan çırak-kalfa sayısı bugün 1 milyon 200 binin üzerine çıkmıştır. Türkiye’de ‘aradığım elemanı bulamıyorum’ retoriği kalmıştır. Öğrencilerimize 160 milyon yardımcı kaynağı okullar açıldığında çocuklarımıza ulaştırdık. Fiyatsız dağıttığımız ders kitabı 153 milyondu, bunu 160 milyon yardımcı kaynakla destekledik. Önümüzdeki yıl amacımız 200 milyon yardımcı kaynaktır. 2023 yılı 6 Şubattan itibaren 5 milyon öğrenciye fiyatsız yemek vermek için bakanlığımızın tüm üniteleri çalışmaya başladı. Önceliğimiz okul öncesi olacak ve okul öncesindeki tüm öğrencilerimiz bundan bu türlü fiyatsız yemekten faydalanacak.”
“Öğretmene şiddeti önleyici önlemler kanunda olmalı”
Çalıştay gündeminde yer alan Öğretmenlik Meslek Kanunu’na ait değerlendirmelerde bulunan Türk Eğitim-Sen Genel Lideri Talip Geylan, kanun sürecinin yeni başladığını ve öğretmenlerin beklentileri karşılanana kadar devam edeceğini belirterek şöyle dedi:
“İçinde eksikler olsa da Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması, mesleğimiz ve meslektaşlarımız namına olumlu bir adımdır. Gün geçmiyor ki biz öğretmenlerimizin darp edildiği, fizikî ya da kelamlı hakarete maruz kaldığı haberlerini görmeyelim. Öğretmen her önüne gelenin şamar atabileceği bir meslek değildir. Öğretmene yönelik şiddeti önleyici önlemlerin yasal yerde bu kanunda kendini bulması lazım. Öğretmenin prestijini muhafazadan, öğretmenin saygınlığını artırmadan bizim istediğimiz maksatlara ulaşmamız mümkün değildir. Öğretmene şiddet sorununun bu toplumun gündeminden çıkması lazım. Mecburî hizmet bölgelerinde misyon yapan öğretmenlerimize bir brüt minimum fiyat ile iki brüt taban fiyat ortasında mecburî hizmet tazminatı uygulayalım diyoruz. Yönetici atama sistemi de Öğretmenlik Meslek Kanunu ile yasal hale getirilmelidir. Türk Eğitim-Sen olarak ayrıyeten, imtihan ile meslek belirlenmesine karşıyız.”